Beylikdüzü Randevu (0212) 873 84 84 - (0553) 562 03 03

YAZILAR

Okul Fobisi ve Okulun Reddi

 Okulların yeni açıldığı şu günlerde okul fobisinin psikodinamiğini, belirtilerini ve yapılması gerekenleri sizinle paylaşmak istedik. Çünkü her yıl okulun ilk günleri birçok çocuk bu sorunu yaşamakta ve yanlış yaklaşımlar sebebiyle sorun bazen kötüleşmektedir.Okul fobisi olan çocuğa bakım veren ebeveynler için sabahları uyanma ve okul hazırlıği işkence haline gelebilmektedir, bunun yanında çocuk için de bu süreç oldukça kaygı uyandırıcı ve yorucu geçmektedir.

Okul Fobisinin Belirtileri

  Okul fobisi olan çocuk çokça yataktan kalkmak istemeyebilir, hazırlanırken oyalanır , okula gitmek istediğini söylese de gidince arabadan inerken ya da okulun kapısından girerken zorluk çıkarabilir. Veliler ikna etme yoluna gidebilir ya da cezalandırma  ya da aşırı şefkat göstererek durumu kronikleştirebilir.Bazen anne çocukla birlikte uzun süre sınıfta oturur ya da öğretmen çocuğu çığlık çığlığa anneden kopararak şımarmakla suçlayabilir.Genel olarak belirtiler aşağıdaki gibidir:

  • Okul hakkında belirsiz yakınmalar
  • Okula gitmekte isteksizlik
  • Öfke Patlamaları
  • Ağlama krizleri
  • Titreme, sallanma, huzursuzluk
  • Karın ağrısı, kusma, ishal, baş ağrısı, baş dönmesi, yüz renginin solması, terleme, boğaz ağrısı, sırt ağrısı, eklem ağrısı, göğüs ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı, görme bulanıklığı, yürüme güçlüğü, ateş ve sık idrara çıkma çocuğun okula gitme konusundaki anksiyetesiyle ilişkilendirilen fizyolojik belirtilerdir
  • Uyku bozuklukları: uykuya dalamama , kabus görme , anne babayla birlikte yatma isteği

 

Okul Fobisinin Nedenleri

  Okul reddi bir çok farklı sebebe bağlı olarak ortaya çıkabilir. Sadece okula ilk başlandığı zaman değil farklı  yaş dönemlerinde de orataya çıkabilir.Sorun okul yaşantılarından , aileden ya da çocuktan kaynaklanıyor olabilir . Sağlık sorunları, ameliyat geçirme, kaza geçirme , ağır hastalıklar çocukla ilişkili etmenler arasında gösterilebilir.Çocuğun davranış örüntüsü psikososyal gelişim sorunları da tetikleyici olabilir.Ayrışma ve bağımsızlaşmayı gerçekleştirememiş tek başına var olamayacağını düşünen ebeveyne bağımlı yapıdaki çocuklar okula giderken yoğun kaygı yaşarlar.

  Okulun ya da sınıfın değişitirilmesi, anaokulundan ilkokula,ilkokuldan ortaokula geçişler, okuldaki bir arkadaşını kaybetmesi, okuldaki diğer çocuklar tarafından zorbalığa maruz kalma, öğretmenin katı, otoriter davranması; fiziksel ya da duygusal şiddet uygulaması, zorlu ev ödevleri, potansiyelini aşan eğitimsel ve sosyal etkinlikler okulla ilgili yaşanan sorunlar arasındadır

 Anne babanın boşanma sürecine girmesi, aileden birinin hastalanması ya da kaybı, çocuğa uygulanan fiziksel ya da duygusal şiddet, annenin bağımlı kişilik örüntüsüne sahip olması (çocuktan kopmaya hazır hissetmemesi) gibi sebepler aileden kaynaklanan sorunlar arasındadır.

 Tüm bu koşullar çocuğun kaygısının yükselmesine ve olanları yaşamsal ya da ruhsal tehdit olarak algılamasına sebep olur. Okula adaptasyon zorlaşır. Başarı çocuğun potansiyelinin altına düşer, çocuk dikkatini bir türlü toplayamaz ve huzursuz hisseder ; aileler ise çocuğu için endişelenerek ondan ayrılmakta güçlük çeker, durum onlar için zorlayıcı hale gelir ya da bazen  tahammül seviyeleri düştüğünde istemedikleri davranışlara başvururlar.

Nasıl Yaklaşılmalı?

  • Çocuk bu durum için suçlanıp cezalandırılmamalı
  • Anlaşıldığını hissetmeli: “ Benden ayrılacağın için endişelisin, bir şey olduğunda ben hemen gelirim” “ Ben de seni özleyeceğim, akşam görüşene kadar saatim sende kalsın” “ Sen hazır olana kadar okulun önünde vakit geçireceğim ama bunu uzun süre yapamayız, hazır olduğunda anne artık gidebilirsin diyebilirsin “ vb
  • Aşırı Şefkatle problem pekiştirilmemeli : Kaygılandığında kucağa almak , sürekli yakın ve yapışık olmak, “ Tamam tamam geçti bebeğim “ gibi telkinlerden uzak durulmalı. Fakat çocuk reddedilip itilmemeli de mümkün olduğu kadar güven vermek , soğuk kanlı ve nötr olmak yardımcı olacaktır.
  • Çocuğun şikayetleri ciddiye alınmalı: Baş ağrısı karın ağrısı gibi yakınmalar yaygın olarak düşünüldüğünün aksine psikolojik kaynaklı da olsa gerçekten hissedilir. Çocuk böyle şikayetlerde bulunduğunda yalan söylediğini okula gitmemek için yaptığını söylemek yerine, ebeveyn durumu ciddiye aldığını belirtip,” istersen doktora gidebiliriz, bu ilacı içtiğinde daha iyi hissedebilirsin , ben de arada öğretmenini arar durumunu kontrol ederim “ vb çocuğun güvenini kırmayacak yaklaşımlar daha doğru olacaktır.

  Bunları denemenize rağmen sonuç alamıyorsanız, burada bir uzmana başvurmak ve destek almak faydalı olacaktır. Çocuğun okulla ilgili anılarını tatsız ve korkutucu olarak kodlamaları gelecekte akademik yatırımlarını kötü etkileyecek ve ders çalışma konusunda isteksizlik kronikleşecektir. İstenmeyen başka bir tabloda okulda zorbalık gören çocuklarının erken yaşta olsa da intihar eğilimlerinin ortaya çıkmasıdır. Tedbirlere rağmen olumlu gelişme görülmüyorsa geç olmadan yardım almak en doğru karar olacaktır.

 

Uzm.Klinik Psk Didar BULUT/ Terapi Enstitüsü/Beylikdüzü/İstanbul

| | | | Tümü |